28-03-2022
Saygı Değer Müslüman Türk Kardeşlerim,
Mübarek Ramazan Ayı’na kavuşmanın büyük sevinç ve heyecanını yaşıyoruz.
Oruçların tutulduğu, beş vakit farz namazlarının yanında, teravih
namazlarının da kılındığı, sahurlara kalkıldığı, mukabelelerin okunduğu, sadaka
ve zekâtların verildiği kısacası ibadet ve taatlerle zirveye ulaşıldığı böyle
mübarek bir aya ulaştıran Rabbimize hamd olsun.
Ramazan ayı faziletlerle dolu bir aydır. Kur’an-ı Kerim Ramazan ayından
şöyle söz eder: “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve
doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Onun
için sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun.” (Bakara – 185)
Bu yıl Ramazan ayı 2 Nisan 2022 Cumartesi günü başlıyor. İlk teravih 1
Nisan 2022 Cuma akşamı kılınacak ve aynı gece sahura kalkılacaktır.
Ramazan ayı önemini, Kur’an-ı Kerim’den almıştır. Çünkü kalplere nur,
gönüllere şifa, müminlere rahmet ve bütün insanlığa hidayet olan Kur’an-ı
Kerim, bu ay içerisinde bulunan Kadir Gece’sinde indirilmeye
başlanmıştır.
Değerli Kardeşlerim,
Ramazan ayı, oruç ayıdır. Allah Teâlâ, mü’minlere bu ayda oruç
tutmayı farz kılmıştır. Yüce Mevla’mız, Kur’an-ı Kerim’de şöyle
buyurmuştur: “Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere
farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki (oruç tutmak suretiyle
kötülüklerden) korunursunuz.” (Bakara 183)
Peygamberimiz (s.a.s.) bir
hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyor: “Ramazan ayı girdiği zaman cennetin
kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire
vurulur.” Görülüyor ki; Cennet kapılarının açıldığı, Cehennem kapılarının
kapandığı ve şeytanların zincirlere vurulduğu bu ay müminler için oruç ayıdır.
Bu sebeple, Müslüman bu ayda orucunu tutacaktır. Zira oruç sadece aç ve susuz
kalmak değil, kalbin Allah’a açılması, hayata Allah’ın emrettiği şekilde
bakılmasıdır. Bu ayın faziletiyle ilgili olarak Peygamberimiz şöyle
açıklıyor: “Bu ay, sabır ayıdır. Sabredenin gideceği yer Cennettir. Bu ay,
iyi geçinme ayıdır. Bu ayda müminlerin rızkı artar. Bir kimse bu ayda bir
oruçluya iftar verirse, günahları affolur. Hak Teâlâ, onu Cehennem ateşinden
azat eder. O oruçlunun sevabı kadar, ona sevap verilir.” Eshâb-ı Kirâm,
“Yâ Resûlallah! Her birimiz, bir oruçluya iftar verecek, onu doyuracak kadar
zengin değiliz.” deyince, Peygamberimiz (s.a.v.) buyurdu ki: “Bir hurma
ile iftar verene de, yalnız su ile oruç açtırana da, biraz süt ikram edene de,
bu sevap verilecektir. Bu ay öyle bir aydır ki, ilk günleri rahmet, ortası af
ve mağfiret ve sonu Cehennemden azat olmaktır.
Bu ayda 4 şeyi çok yapınız! Bunun ikisini Allahü
Tealâ çok sever. Bunlar, kelime-i şehâdet söylemek ve istiğfar etmektir.
İkisini de zaten her zaman yapmanız lâzımdır. Bunlar da Allahü Tealâ’dan
Cenneti istemek ve Cehennem ateşinden O’na sığınmaktır.”
Mübarek Ramazan Ayı; tutulan oruçlarla, kılınan teravih namazlarıyla,
sahurdaki güzellikleriyle, mukabelelerde okunan Kur’an-ı Kerîm tilavetleriyle,
hatimleriyle, vaazlarla, sahurdan evvel kalkıp kılınan teheccüd namazlarıyla,
iftar anının heyecanıyla, Kadir gecesindeki manevi coşkusuyla, hayır ve
hasenatıyla, fitre ve zekatıyla, bayram sabahı neşesiyle yaşadığımız bir ömrün
hasat vaktidir Bu mübarek ay,
gönüllerin yumuşadığı, şeytanların zincirlendiği, nefislerin kırıldığı ve
insanların insanî duygularının en yükseğe çıktığı bir aydır. Hz. Peygamber bir
hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: “Eğer kullar Ramazan ayındaki
üstünlükleri bilselerdi bütün senenin Ramazan olmasını isterlerdi.”
Aziz Soydaşlarım,
Ramazan Ayı, en iyi bir şekilde değerlendirilmesi gereken önemi büyük
bir aydır. Bu ay; pişmanlığımızı Allah’a sunarak tövbe edip bütün
günahlardan arındığımız aydır. Peygamberimiz (s.a.s.) bir hadis-i
şeriflerinde şöyle buyuruyor: “Kim ramazan ayını, sevabına inanarak ve
bunu elde etmek niyetiyle namazla, oruçla ihya ederse geçmiş günahları
affedilir.”
Ramazan ayını doya doya ibadet ederek, bizi yaratan Allah – kul
ilişkisini gözden geçirip O’na daha çok yaklaştığımız bir aydır. Bu ayda,
küskünlükleri bırakıp, helalleşme, kardeş olma ayıdır. Bu mübarek ay, Kendimiz
için istediğimizi başkaları için de isteyip merhamet duygularımızın zirveye
ulaşarak, fakirleri, yetimleri gözettiğimiz, muhtaçlara yardım elimizi
uzattığımız yardımlaşma ayıdır. Kısacası Ramazan Ayı; eşref-i mahlukat olan
bizim; hakiki insan ve daha samimi müslüman olarak kendimizi bulma ayıdır.
Gelin bu mübarek Ramazan ayının manevi coşkusunu hep beraber yaşayalım
ve yaşatalım. Büyüklerimizi hoşnut edip ziyaret edelim. Küçükleri sevelim ve
sevindirelim. Anne-babalarımızın ellerini öpelim. Birlik ve beraberlik içinde
teravihlerimizi kılalım, oruçlarımızı tutalım ve en önemlisi kulluğumuzu
kuvvetlendirelim. Bu vesileyle acizane tavsiyem, birbirimizi sevelim,
birbirimize saygı gösterelim. Küçük menfaatler için birbirimizi üzmeyelim.
Birbirimize destek çıkalım. Birimizin karnı aç iken, ihtiyacı var iken
diğerimizin rahat hissetmesi müslümanlığa sığmaz. Hastaları ziyaret edelim,
talebelere ve fakirlere bu ibadet ayında destek çıkalım.
Bu duygu ve düşüncelerle hepinizin Ramazan ayını tebrik eder, bu mübarek
ayın İslâm alemine ve Türk dünyasına hayırlara, Batı Trakya Müslüman Türk
Azınlığı’nın birliğine, dirliğine vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ederim.
Ahmet METE
İskeçe Müftüsü