İskeçe Müftülüğü Logosu
BATI TRAKYA TÜRK AZINLIĞI
İskeçe Müftülüğü

FAZİLETLİ İSKEÇE MÜFTÜMÜZ AHMET METE’DEN RAMAZAN MESAJI

28-03-2022

FAZİLETLİ İSKEÇE MÜFTÜMÜZ AHMET METE’DEN RAMAZAN MESAJI

 

Saygı Değer Müslüman Türk Kardeşlerim,

Mübarek Ramazan Ayı’na kavuşmanın büyük sevinç ve heyecanını yaşıyoruz. Oruçların tutulduğu, beş vakit farz namazlarının yanında,   teravih namazlarının da kılındığı, sahurlara kalkıldığı, mukabelelerin okunduğu, sadaka ve zekâtların verildiği kısacası ibadet ve taatlerle zirveye ulaşıldığı böyle mübarek bir aya ulaştıran Rabbimize hamd olsun.

Ramazan ayı faziletlerle dolu bir aydır. Kur’an-ı Kerim Ramazan ayından şöyle söz eder: “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Onun için sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun.”  (Bakara – 185)

Bu yıl Ramazan ayı 2 Nisan 2022 Cumartesi günü başlıyor. İlk teravih 1 Nisan 2022 Cuma akşamı kılınacak ve aynı gece sahura kalkılacaktır.

Ramazan ayı önemini, Kur’an-ı Kerim’den almıştır. Çünkü kalplere nur, gönüllere şifa, müminlere rahmet ve bütün insanlığa hidayet olan Kur’an-ı Kerim, bu ay içerisinde bulunan Kadir Gece’sinde indirilmeye başlanmıştır. 

Değerli Kardeşlerim,

 Ramazan ayı, oruç ayıdır. Allah Teâlâ, mü’minlere bu ayda oruç tutmayı farz kılmıştır. Yüce Mevla’mız, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmuştur: “Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki (oruç tutmak suretiyle kötülüklerden) korunursunuz.” (Bakara 183)

Peygamberimiz (s.a.s.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyor: “Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur.” Görülüyor ki; Cennet kapılarının açıldığı, Cehennem kapılarının kapandığı ve şeytanların zincirlere vurulduğu bu ay müminler için oruç ayıdır. Bu sebeple, Müslüman bu ayda orucunu tutacaktır. Zira oruç sadece aç ve susuz kalmak değil, kalbin Allah’a açılması, hayata Allah’ın emrettiği şekilde bakılmasıdır. Bu ayın faziletiyle ilgili olarak Peygamberimiz şöyle açıklıyor: “Bu ay, sabır ayıdır. Sabredenin gideceği yer Cennettir. Bu ay, iyi geçinme ayıdır. Bu ayda müminlerin rızkı artar. Bir kimse bu ayda bir oruçluya iftar verirse, günahları affolur. Hak Teâlâ, onu Cehennem ateşinden azat eder. O oruçlunun sevabı kadar, ona sevap verilir.” Eshâb-ı Kirâm, “Yâ Resûlallah! Her birimiz, bir oruçluya iftar verecek, onu doyuracak kadar zengin değiliz.” deyince, Peygamberimiz (s.a.v.) buyurdu ki: “Bir hurma ile iftar verene de, yalnız su ile oruç açtırana da, biraz süt ikram edene de, bu sevap verilecektir. Bu ay öyle bir aydır ki, ilk günleri rahmet, ortası af ve mağfiret ve sonu Cehennemden azat olmaktır.

Bu ayda 4 şeyi çok yapınız! Bunun ikisini Allahü Tealâ çok sever. Bunlar, kelime-i şehâdet söylemek ve istiğfar etmektir. İkisini de zaten her zaman yapmanız lâzımdır. Bunlar da Allahü Tealâ’dan Cenneti istemek ve Cehennem ateşinden O’na sığınmaktır.”

Mübarek Ramazan Ayı; tutulan oruçlarla, kılınan teravih namazlarıyla, sahurdaki güzellikleriyle, mukabelelerde okunan Kur’an-ı Kerîm tilavetleriyle, hatimleriyle, vaazlarla, sahurdan evvel kalkıp kılınan teheccüd namazlarıyla, iftar anının heyecanıyla, Kadir gecesindeki manevi coşkusuyla, hayır ve hasenatıyla, fitre ve zekatıyla, bayram sabahı neşesiyle yaşadığımız bir ömrün hasat vaktidir  Bu mübarek ay, gönüllerin yumuşadığı, şeytanların zincirlendiği, nefislerin kırıldığı ve insanların insanî duygularının en yükseğe çıktığı bir aydır. Hz. Peygamber bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: “Eğer kullar Ramazan ayındaki üstünlükleri bilselerdi bütün senenin Ramazan olmasını isterlerdi.”

Aziz Soydaşlarım,

Ramazan Ayı, en iyi bir şekilde değerlendirilmesi gereken önemi büyük bir aydır. Bu ay;  pişmanlığımızı Allah’a sunarak tövbe edip bütün günahlardan arındığımız aydır. Peygamberimiz (s.a.s.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyor: “Kim ramazan ayını, sevabına inanarak ve bunu elde etmek niyetiyle namazla, oruçla ihya ederse geçmiş günahları affedilir.”

Ramazan ayını doya doya ibadet ederek, bizi yaratan Allah – kul ilişkisini gözden geçirip O’na daha çok yaklaştığımız bir aydır. Bu ayda, küskünlükleri bırakıp, helalleşme, kardeş olma ayıdır. Bu mübarek ay, Kendimiz için istediğimizi başkaları için de isteyip merhamet duygularımızın zirveye ulaşarak, fakirleri, yetimleri gözettiğimiz, muhtaçlara yardım elimizi uzattığımız yardımlaşma ayıdır. Kısacası Ramazan Ayı; eşref-i mahlukat olan bizim; hakiki insan ve daha samimi müslüman olarak kendimizi bulma ayıdır.

Gelin bu mübarek Ramazan ayının manevi coşkusunu hep beraber yaşayalım ve yaşatalım. Büyüklerimizi hoşnut edip ziyaret edelim. Küçükleri sevelim ve sevindirelim. Anne-babalarımızın ellerini öpelim. Birlik ve beraberlik içinde teravihlerimizi kılalım, oruçlarımızı tutalım ve en önemlisi kulluğumuzu kuvvetlendirelim. Bu vesileyle acizane tavsiyem, birbirimizi sevelim, birbirimize saygı gösterelim. Küçük menfaatler için birbirimizi üzmeyelim. Birbirimize destek çıkalım. Birimizin karnı aç iken, ihtiyacı var iken diğerimizin rahat hissetmesi müslümanlığa sığmaz. Hastaları ziyaret edelim, talebelere ve fakirlere bu ibadet ayında destek çıkalım.

Bu duygu ve düşüncelerle hepinizin Ramazan ayını tebrik eder, bu mübarek ayın İslâm alemine ve Türk dünyasına hayırlara, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın birliğine, dirliğine vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ederim.  

 

   Ahmet METE

    İskeçe Müftüsü